Bildiğiniz gibi geçtiğimiz hafta 27 Temmuz Pazartesi gününden 29 Temmuz Çarşamba sabahına kadar süren ve biyoinformatik alanında Türkiye'de bir ilk olan hackathonu gerçekleştirmiştik. Katılımcılardan biri olarak bu süreç hakkındaki fikirlerimi belirten bir yazı paylaşmak istiyorum.
Geçirdiğimiz 48 saatlik kod yazma etkinliği bizim için mükemmel bir deneyimdi. Uykusuz kaldık, uykusuz halimizle kod yazdık, bir nevi sınırlarımızı ölçtük diyebiliriz. Yere halı serdiğimiz odanın rahatlığı olmasa ve önceden planladıklarımız doğrultusunda ihtiyaçlarımızı hazırlamamış olsaydık bizim için bir işkenceye bile dönüşebilirdi. Bu gibi zor etkinliklerde katılımcıların kendini rahat hissetmesi bence oldukça önemli bir noktadır ve biz oldukça rahattık:)
Grup halinde kod yazmanın güzelliği farklı insanların kod yazarken nasıl düşündüğünü görmek kendine yeni bakış açıları kazandırmak diyebilirim. Ayrıca iki ayrı takım halinde olmamız ortama hafif bir tatlı rekabet sokarak motivasyonumuzu uyanık tutmamıza yardımcı oldu. Yapamadığımız yerlerde tabi ki Ahmet hoca duruma el koydu ve iki takımı da birleştirdi. Sonlara doğru perdeye ekranı yansıtarak hep birlikte kod yazdık, sonunda da tabi ki dostluk kazandı:) Günlere dağıtarak uzun zamanda yapacağımız işleri 2 gün içerisinde halletmiş olduk. Tekrar bunun gibi etkinler görmek ve katılmak dileğiyle.
Hoşçakalın!
Grup halinde kod yazmanın güzelliği farklı insanların kod yazarken nasıl düşündüğünü görmek kendine yeni bakış açıları kazandırmak diyebilirim. Ayrıca iki ayrı takım halinde olmamız ortama hafif bir tatlı rekabet sokarak motivasyonumuzu uyanık tutmamıza yardımcı oldu. Yapamadığımız yerlerde tabi ki Ahmet hoca duruma el koydu ve iki takımı da birleştirdi. Sonlara doğru perdeye ekranı yansıtarak hep birlikte kod yazdık, sonunda da tabi ki dostluk kazandı:) Günlere dağıtarak uzun zamanda yapacağımız işleri 2 gün içerisinde halletmiş olduk. Tekrar bunun gibi etkinler görmek ve katılmak dileğiyle.
Hoşçakalın!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder